Sex Hikayeleri

2 hafta önce - Admin Ekledi - 227 Kez Okundu

KomÅŸumuz Serpil Teyzeyi Sikmemle BaÅŸlayan Macera

KomÅŸumuz Serpil Teyzeyi Sikmemle BaÅŸlayan Macera

“Anne” dediÄŸim kadın babamın ikinci karısı. Ayrıca annemin bir de benden 2 yaÅŸ küçük kızı var, Melek. Bu yaz olanları anlatmaya geçmeden, önce biraz geçen kıştan bahsetmem gerekiyor. Anneme olan ‘farklı’ ilgim geçen kış baÅŸladı. Gerçi hemen hemen tüm kadınlara karşı bakışım o zamandan sonra deÄŸiÅŸmiÅŸti. Çünkü ergenliÄŸin en deli çağına o zaman girmiÅŸtim. Bir kız arkadaşım vardı, ama henüz öpüşmekten ileriye gidememiÅŸtim. Elimi göğsüne veya bacaklarına attığımda kendisini hemen geri çekiyordu.

Biz İstanbul’un lüks bir semtinde oturuyoruz. Ailemin maddi durumu oldukça iyi. Babam ticaretle uÄŸraşıyor ve bazen iÅŸ seyahati sebebiyle haftalarca eve gelmiyor. O zaman evin erkeÄŸi olarak da, onun koruma eksiÄŸini kapatmak bana düşüyor. Belki de bu sebeple hem annemi, hem de benden iki yaÅŸ küçük kızını sahiplenmeye baÅŸladım.

Annem bir bankada müdür, o da oldukça iyi kazanıyor. Belki de bu yüzden olsa gerek, kendine güvenen ve kendisine bakan bir kadın. Bazen oldukça cüretkar kıyafetler giyebiliyor. Derin yırtmaçlı siyah ve sıkı etekler, ya da göğüslerini çatalına kadar gösteren dekolteli bluzlar. Görenler asla 40 yaşını geçtiğini bilemezler. En fazla 30 gösterir.

Geçen kış oldukça sert geçmişti ve Belediye de hazırlıksız yakalanmıştı. Sokakta buzdan kayıp düşmeden bir yere gitmek te epey zor olmaya başlamıştı. Fakat bu beni hiç düşündürmüyor, aksine sevindiriyordu. Böylece ben de evde kar tatilinin keyfini çıkartıyordum. Fakat o gün annem benim kendisini durağa kadar götürmemi isteyince bütün bu keyfim kaçmıştı. Sabah uykum bölünmüştü ve ayrıca o soğukta dışarı çıkacaktım. Babam yine iş seyahati için şehirdışında olduğu için, annem yalnız gitmek zorundaydı. Ehliyeti olmasına rağmen hiç iyi bir şoför de değildi ve özellikle kötü havalarda araba kullanmaktan korkardı. Bir taksi tutmasını söyledim, ama onların da bu havada çıkmadıklarını söyledi. Mecburen durağa kadar ben götürecektim.

Annem kilosuna dikkat eder. Balık etli bir kadındır. Ne kiloludur, ne de zayıf. Kendisini yabancı zannetmelerine sebep olacak kadar onlara benzer. Sarı saçlı ve yeÅŸil gözlüdür. O sabah havalar soÄŸuk olduÄŸu için boÄŸazlı bir kazak giymiÅŸti, ama yine de büyük göğüsleri hemen kendisini belli ediyordu. Oysa ben o zamanlar bunlara farklı gözle bakmıyordum tabi. Altına da siyah kalın kumaÅŸ pantolon giymiÅŸti. Ben montumu üzerime geçirirken, o da paltosunu giydi. “Anne bu ince deÄŸil mi? Üşürsün onunla!” dedim. Annem ise, “Ama diÄŸeri de pantolonuma uymuyor!” dedi. Ben omuz silktikten sonra botlarımı ayağıma geçirdim. Annem de çizmelerini giydikten sonra yola koyulduk.

Zaten ondan kısa sayılırdım, ÅŸimdi ÅŸu topuklu çizmeleriyle hakikaten yanında çocuk gibi duruyordum. Fakat giydiÄŸi topuklu çizmeler buzda kayınca, can havliyle bana tutundu ve ben de onu yakaladım. Annemi tam da sol poposundan yakalamıştım. Hatta neredeyse onun sol poposunu avuçlamıştım. O da kendisini bana yapıştırmıştı. Göğsümde onun iri ve dolgun göğüslerini hissedebiliyordum. “Dikkatli ol anne!” dedim, yavaşça elimi çektim ve ayrıldık.

Fakat işte o andan sonra anneme bakışım değişmişti. Avucumda hissettiğim poposunun sıcaklığı ve göğüslerinin yumuşaklığı beni kendisine çekmeye başlamıştı. Koluma girmiş ve düşmemek için bana sımsıkı tutunan kadın babamın karısı değil de, sanki her genç ergenin hayallerini süsleyen olgun bir hatun gibi gözüküyordu gözüme. Ama umduğum gibi olmadı ve annemin topuklu çizmeleri durağa varana dek bir daha kaymadı. Durakta ayrılırken, eğer işim yoksa akşam onu bankadan almamı istedi. Buna sevinsem de ona belli etmedim. Bir işim olmazsa geleceğimi söyledim, ama kesinlikle gidecektim.

Eve döndüğümde tekrardan yatağıma girdim. Sikim kazık gibiydi, önce kendimi rahatlatmam gerekiyordu. Biraz pørnø izleyip 31 çektim, ama 31 çekerken bile içimde halen annemin tatlı ve yumuşak poposuna dokunduğum anki his vardı. Bu sefer boşalırken herzamankinden çok zevk aldım. Birkaç saat uyuduktan sonra uyandım ve tekrar bilgisayarın başına geçtim. Biraz Chatleştim, oyun oynadım vakit geçirmek için. Ve nihayetinde annemin paydos saati yaklaşmıştı. Meleğe, annemi almaya gideceğimi söyleyip evden çıktım.

DuraÄŸa vardığımda ÅŸanslıyım diye düşündüm, çünkü otobüs hemen gelmiÅŸti. Hiç beklememiÅŸtim, ama bunun da bir karşılığı olmuÅŸtu ve tıklım tıklım otobüste güçlükle nefes alarak yolculuk yaptım. İçimden sürekli küfür ettiÄŸimi hatırlıyorum, “Hay böyle otobüse…” diye. Bankaya vardığımda, annem beni oldukça sıcak karşıladı. Boynuma atılıp, yanağıma pembe dudaklarıyla bir öpücük kondurarak, “OÄŸlucuÄŸum annesini almaya mı gelmiÅŸ!” dedi. Yüzüm asıldı, “Kaç yaşına geldim, artık bana oÄŸlucuÄŸum deme!” dedim. Annem hiç de alınmadan koluma girdi, “Peki beyefendi!” dedi.

Durakta bir süre otobüs bekledikten sonra benim geldiÄŸim gibi dolu bir otobüs yanaÅŸtı. “Anne buna binmeyelim!” dedim. Ama annem inat etti, aksi halde geç kalacağımızı ve evde de yemek olmadığını söyledi. Mecbur binmek zorunda kaldık. İlk baÅŸta ön taraflarda güçlükle ilerledik. Daha sonraki duraklarda inenler olunca, anca cam kenarında bir yere iliÅŸebildik. Fakat inenlerin yerine her durakta sanki daha fazla kiÅŸiler biniyordu. Otobüsün cam kenarında ayakta sıkışıp kaldık annemle. Onun da rahatsız olduÄŸunu fark edince arkasına geçtim. Böyle yaparak onu etrafımızı çevreleyen ÅŸu sefil ve göbekli heriflerden ve özellikle de pis pis bakan heriflerden korumuÅŸ oluyordum.

Otobüsün hareketlerine göre ileri geri sallanırken ister istemez annemin kalçasına yapışıyordum. Kasıklarımın yaptığı baskıya ilk baÅŸlarda engel olmaya çalıştım, ama sonra zevk almaya baÅŸlayınca kendimi durduramadım. Annemin sabah avuçladığım poposu ÅŸimdi kasıklarımı sarıyordu. Pantolonumun üzerinden sikimi hissedip hissetmediÄŸini bilemiyordum, ama ben onun kalçalarının yumuÅŸaklığını hissedebiliyordum. Bir ara otobüs ani fren yapınca, arkadan ona boylu boyunca yapıştım. Hatta öyle ki, elimi kolumu nereye koyacağımı bilemeden annemin beline sarılmıştım. Sabahki durumdan sonra, otobüste bu yaÅŸadıklarım benim aklımı başımdan almaya yetmiÅŸti…

Annemle o yaÅŸadıklarım birdaha tekrarlanmadan kış ayları geçti. Yaz tatilinde olduÄŸumuz için öğlene doÄŸru uyanmayı adet edinmiÅŸtim. Zaten sabaha karşı yattığım için, öğleden önce uyanmam da beklenemezdi. Fakat her ne hikmetse, annem o sabah ısrarla kahvaltıya kalkmam için zorladı. Havalar sıcak olduÄŸu için sadece Boxer ile yatıyordum. Annemin ısrarlarına raÄŸmen, yatağımda gerneÅŸerek yeni uyanmanın tadını çıkarırken, birden üzerimdeki pikenin havalandığını hissettim. “Anne ne yapıyorsun ya!” dedim. “Hemen kahvaltıya geliyorsun genç adam!” dedi annem. Böyle uyandırılmak hiç hoÅŸuma gitmemiÅŸti, ama bir an sonra fark ettiÄŸim ÅŸey, annemin gözleri Boxerimde, daha doÄŸrusu içinde çadırı dikmiÅŸ sikime takılı kalmıştı. Öyle ki, bir ara sanki hafifçe yutkundu. Ben hemen önümü elimle kapatıp, “Bakmasana anne!” dedim. Annem de gülümseyerek, “Sanki hiç görmediÄŸim birÅŸey!” deyip odadan çıktı.

Kalktım banyoya doÄŸru yollandım. Açılmak için yüzümü yıkmamanın yetmeyeceÄŸini bildiÄŸim için kafamı komple suyun altına sokmayı düşünüyordum. Fakat banyonun kapısını açtığımda gördüğüm manzara, tüm bu düşünceleri de, uykumu da alıp götürdü. Melek, üzerinde çok kısa pembe bir ÅŸort ve askılı beyaz Bodysi ile karşımda belirdi. Erken olgunlaÅŸan göğüsleri, yaşıtı olan genç kızları kıskandıracak kadar iriydi. Annesinin kızı olduÄŸunu gözleri ve göğüsleriyle ıspatlıyordu. “Ben de ÅŸimdi çıkıyordum abi!” deyip kenara çekildi.

Elimi yüzümü yıkamam ÅŸimdi ayılmam için yetmiÅŸti. Sonra kahvaltı için mutfaÄŸa geçtim. Annemin arkası dönüktü ve tezgahın başında, kurmuÅŸ olduÄŸu güzel bir kahvaltı sofrasının son eksiklerini tamamlamaktaydı. Üzerine hafifçe oturan siyah askılı bir bluz ve kalçası ile dizi arasındaki mesafenin yarısına gelen beyaz bir ÅŸort giymiÅŸti. Åžortun altından belli belirsiz yine beyaz ve yukarı doÄŸru biraz geniÅŸleyen bir külot seçiliyordu. İçim gıcıklanmaya baÅŸlamıştı. Anneme, “Åžortunda iplik var!” diyerek, kalça kısmında (aslında olmayan) ipliÄŸi alma bahanesi ile, kalçasını hafif okÅŸadım. “Aldın mı ipliÄŸi?” dedi. Ben de, “Aldım!” deyip, yanağına masumane bir öpücük kondurdum ve (olmayan) ipliÄŸi çöpe attım.

Kahvaltıdan sonra Melek, arkadaÅŸlarıyla gezmek için dışarı çıktı. Benim o gün iÅŸim yoktu. Çünkü her ne kadar ısrar etsem de, o gün kız arkadaşım buluÅŸmaya ikna olmamıştı. Muhtemelen adet günündeydi ve herzamanki gibi huysuzluÄŸu tutmuÅŸtu. O yüzden epey sinirlenmiÅŸtim. Annem de bu halimi fark etmiÅŸ, ne olduÄŸunu sormuÅŸ, ama ben, “Bir ÅŸey yok!” diyerek geçiÅŸtirmiÅŸtim.

Öğleden sonra üst komşumuz Serpil Teyze geldi. Sahte sarışın olduğu hemencecik fark edilse bile, o muhteşem ve muhallebi gibi poposuyla, füze gibi göğüsleriyle bunu saklamasını beceriyordu. Ona önceden beri ilgim vardı ve eğer eve gelen diğer komşulardan duyduğum dedikodular doğruysa, kocası ile problemleri varmış. Söylentiye göre kocasının bir dostu varmış, o yüzden Serpil teyzeyi ihmal ediyormuş.

Serpil Teyze, altında poposunu ve bacaklarını sımsıkı sardığı için her hattı belli olan gri bir pijama ve üzerinde sarı bir tişörtle gelmiÅŸti. Kapının aÄŸzında annemle birÅŸeyler konuÅŸuyordu. Fakat annem içeri gelmesi ve birer kahve içip dertleÅŸmeleri konusunda ısrar edince, kıramadı, girdi içeri. Onlar konuÅŸurken Serpil Teyze’yi süzemeyeceÄŸim için odama geçtim ben de. Fakat gri pijamasının ortaya çıkarttığı poposunun ve içine giydiÄŸi tanganın belli olan hatlarının görüntüsünü hemen hafızama kazıdım, 31 malzemesi olarak.

Yarım saat falan sonra yavaÅŸtan kapım tıklandı; Serpil teyze, “Gelebilir miyim?” dedi. Ben yatağımda uzanmış Laptopumda oyun oynuyordum, girebileceÄŸini söyledikten sonra toparlandım. Serpil Teyze yavaşça odama girdi, “Annen beÅŸ dakikalığına apartman yöneticisine bir ÅŸey demeye gitti, ben de sıkıldım!” dedi. Sonra oynadığım oyuna baktı, birÅŸeyler sordu. Ben biraz utangaçlığımdan muhabbet edemeyince, o da beni rahatsız etmiÅŸ olacağını düşünerek odadan çıkmak için arkasını döndü. İşte o anda nasıl yaptığımı bilmiyorum, ama elimi poposuna atarak okÅŸadım. Çok yumuÅŸaktı ve tam da tahmin ettiÄŸim gibi muhallebi misali elimde titreÅŸmiÅŸti. Serpil teyze bir hışımla arkasını döndü ve “Ne yapıyorsun sen!” dedi.

Onun bu tepkisiyle donup kalmıştım. Ne diyeceÄŸimi bilemiyor gibiydim, ama her nasılsa ÅŸu sözler döküldü aÄŸzımdan, “Çok güzelsin Serpil Teyze, özür dilerim!” dedim. Benim bu cümlem üzerine biraz yatışır gibi oldu. “Gerçekten güzel miyim?” diye sorunca, aklıma hemen kocasıyla olan sorunları geldi. “Hem de çok güzelsin Serpil Teyze!” deyip gözleri ve saçları ile ilgili birkaç iltifat sıraladım. Hiç ummadığım bir ÅŸekilde yanıma gelip oturdu ve “O zaman sana kızmıyorum canım!” diyerek dudağıma bir öpücük kondurdu. Parfümü beni benden almıştı. Sikim de ÅŸortumda anında çadırı kurdu.

Tabii bu da Serpil teyzenin gözünden kaçmadı, “Hemen çıkar bakalım ÅŸunu, az vaktimiz var!” diyerek ÅŸortumu indirdi ve bacak arama geçip sikimi eliyle yokladı. Ben halen daha yatağımda oturuyordum ve Serpil Teyze de benim iki bacağımın arasında saÄŸ eliyle sikimi kavramış, yukarı aÅŸağı sıvazlıyordu. Göğüslerinin çatalını görebiliyordum. Serpil teyze, “Bu çok büyükmüş!” dedi ve sikimin tepesine bir öpücük kondurdu. DiÄŸer eliyle de taÅŸaklarımı okÅŸamaya baÅŸladı. Sikimin tepesinden baÅŸlayarak her yerine tane tane öpücükler kondurdu ve sonra hepsini aÄŸzına aldı. Çok harika yalıyordu, iÅŸinin ehli olduÄŸu belliydi. Sanki bir zevk pınarında yüzüyordum ve elimle kafasına bastırmaya baÅŸladım. Sikim boÄŸazına kadar girmiÅŸti.

En sonunda boÅŸalmaya yakın, “Geliyorum Serpil Teyze!” dedim. Hemen aÄŸzından çıkardı sikimi. Gelip yanıma oturdu ve öpüşürken, bir eliyle de sikimi okÅŸamayı sürdürdü. Hırsla dudaklarını, yanaklarını ve gözlerini öperken, yatağımın üzerine doÄŸru patladım. Hayatımda hiç bu kadar zevk almamıştım daha önce. BoÅŸalmam bitince, Serpil teyze, “Bu bana iltifatın için bir teÅŸekkürdü!” dedi. Ben de, “Sen iste yeter ki, ben sana her zaman iltifat ederim Serpil Teyze!” deyince güldü. Dudağıma bir öpücük kondurduktan sonra ayaÄŸa kalktı, “Annen nerdeyse gelir, sen çarÅŸafını temizle hadi!” dedi ve odamdan çıktı. Hemen çarÅŸafı deÄŸiÅŸtirdim ve kirli olanı çamaşır makinesine attım.

Annem henüz gelmemiÅŸti ve Serpil Teyze mutfakta kendisine bir kahve dolduruyordu. Hemen arkasına geçip yapıştım ve ellerimi öne atarak o harika göğüslerini sıktım. Serpil teyze, “Seni yaramaz, annen gelecek ÅŸimdi!” dedi. Fakat ben dinlemedim ve göğüslerini okÅŸayarak arkasına sürtünmeye baÅŸladım. Serpil teyze kendini bana bırakmıştı. Az önce boÅŸlmama raÄŸmen sikim yeniden kazık gibi oldu. Åžortumu indirim ve füze gibi dikilmiÅŸ sikimi arkasına dayadım. Benimkini hissedince derin bir iç çekerek önce gri pijamasını ve siyah tangasını aÅŸağı sıyırdı. Sonra da poposunun yanaklarını iki eliyle ayırdı.

Bana sadece sikimi amına sokmak kaldı. Sikim Serpil teyzenin sıcacık ve sulanmış amına kayarken, hayatımda ilk kez bir ama girmenin tarifsiz heyecanını ve zevkini yaşıyordum. Tanrım, bundan daha güzel bir zevk olamazdı hayatta. Hiç vakit kaybetmeden amına pompalamaya baÅŸladım. Serpil teyze inliyor, “Ohhh, nerdeyse tadını unutmuÅŸum, ne zamandır yaÅŸamıyordum bu duyguyu!” diye mırıldanıyordu. Çok geçmeden de bacakları titremeye baÅŸladı, kasıldı, ve amının sıvılarını bırakarak orgazm oldu. Ben halen amına pompalamaya devam ederken, Serpil teyze yere yığılmamak için tezgahtan sımsıkı tutunuyordu.

Serpil teyze orgazm olup boşalmıştı, fakat ben daha gelmemiştim. Sikimi amından çıkardım ve göt deliğine sokmaya çalıştım. Tam o sırada dışkapının kilidine sokulan anahtar tıkırtısını duyduk. Gelen annemdi ve tam da vaktini bulmuştu. Hemen toparlandık, Serpil teyze tangasını ve pijamasını çekti, ben de şortumu çekip, anneme görünmeden odama kaçtım. O anda Serpil teyzenin götünü sikemediğim için sinirlenmiştim, fakat daha sonra, bu yaşananların sadece bir başlangıç olduğunu anlayacaktım.

Hikaye hakkında görüşleriniz