Sex Hikayeleri

7 ay önce - Admin Ekledi - 186 Kez Okundu

Artık Damadımın 2 Karısı Var – Porno Hikayeler

Artık Damadımın 2 Karısı Var – Porno Hikayeler

Dönüş yolunda kızım uyuyunca damat yanıma geldi. Artık iki sırdaÅŸ da olmaya baÅŸladığımızdan yaÅŸadıklarımı anlattım. Bana kötü bir haberi olduÄŸunu, iÅŸyerinde kendisine yeni sorumluluklar verildiÄŸini, Cuma seviÅŸmelerine devam edemeyeceÄŸinden bahsetti. Aslında sebebin son bir iki defadır evde bulduÄŸum siyah kısa saçlar ve o duÅŸtayken gördüğüm gelen mesajlardaki kadın olduÄŸunu biliyordum. Timur’un da iki ayda bir Türkiye’ye gelebildiÄŸini düşünürsek, yaklaşık bir yıldır süren bu macera sona eriyordu benim için. Ne yazık ki geç baÅŸladığım gerçek seks hayatım da. İstersem, çevresinde güvenilir bir erkek bulursa bana haber vereceÄŸini söyledi. Kabul ettim, benim dar ve tutucu çevremde bir erkek ile yan yana gelmem bile neredeyse imkansızdı.

Bu arada gelinim hamile kalmış ve saf oğlumu kendine iyice bağlamıştı. Küçük kızımın da son günlerde yüzünde güller açıyordu. Safa yatıp biraz sıkıştırınca, üniversite arkadaşları ile buluştuğunu, yıllar sonra görmediği bir erkek arkadaşını görmenin onu çok mutlu ettiğini anlattı. Eskiden olsa masumca sevinecek olan ben, yaşadıklarımdan sonra onun da kendisine düzgün bir sikici bulduğunu anladım. En azından benim gibi 55 yaşından sonra bulmayacaktı mutluluğu.

Timur ile internet üzerinden sanal seks hayatımız devam ediyor, ama sanal görüşme sıklığımız ve süresi bile gitgide azalıyordu. Londra gibi bir yerde onun gibi yakışıklı bir erkek her gece başka bir kadını yatağa atmakta zorlanmazdı. Ben ilginç bir hevestim ikisi için de ve bana her türlü sahip olduktan sonra devam etmeleri için bir cazibem de yoktu.

Sekssiz geçen iki aydan sonra damat aradı. Gel dese koÅŸa koÅŸa gidip siktirecek haldeydim. Son görüşmemizden bu yana bana saÄŸlam güvenilir birini aradığını ve galiba bulduÄŸunu söyledi. Åžirketlerindeki benim yaÅŸlarımda yabancı bir yönetici ile samimi olduÄŸunu, adamın İstanbul’da orospular ile beraber olmayı haz etmediÄŸini, bunun üzerine de damadın (Sana uzun süreli beraber olacağın birini bulalım!) diyerek içki masasında benden bahsettiÄŸini anlattı. Beni yetiÅŸkin çocukları ile yaÅŸayan, seksi, dul bir kadın olarak tanıtmış ve maddi yardım yaparsa, haftada bir veya iki gün onunla beraber olabileceÄŸimi söylemiÅŸ. “Parayı ne yapayım orospu gibi?” dedim. “Ne diyecektim, kaynanama koca arıyoruz diye mi tanıtsaydım?” dedi damat. Güldük. Bu hikaye daha makul geldi bana da. “Para kalsın bankada, ister bağışlarsın veya çıkar yurtdışına filan çatır çatır yersin!” dedi damat.

Biraz adamdan bahsetti. “Dört yıldır Türkiye’de yaÅŸayan, eÅŸinden ayrılmış, Frank adında bir Hollanda’lı. Derdini anlatacak Türkçesi var. Telefon numaranı veririm, konuÅŸun kafana yatarsa buluÅŸursunuz. AtaÅŸehir tarafında yaşıyor. Bir saat sürer en fazla gelmen, ama bence önce otelde buluÅŸ, bilemem ÅŸimdi sapık çıkmasın adam!” dedi. “Tamam! Yarın akÅŸam tam altıda görüntülü arasın, evde kimse yok rahat rahat görüşürüz!” dedim. Bir on dakika sonra damat tekrar aradı. “Adam havalara uçtu. İstediÄŸi temiz güzel bir kadın. Ben de kocasından sonra erkek eli deÄŸmemiÅŸ biri dedim. Seni ikna etmemin çok zor olduÄŸunu, ihtiyacın olduÄŸu için bu iÅŸe girdiÄŸini söyledim. Gerisi sana kalmış!” dedi.

Ertesi gün tam altıda telefonum çaldı. YeÅŸil gözlerimi ve dolgun alt dudağımı ortaya çıkaracak bir makyaj yapmıştım. Alo dedikten bir iki saniye sonra, ekrandan, bembeyaz ama gür saçlı, mavi gözlü ve kalkık burunlu, tipik bir Hollanda’lı belirdi. Durarak, düşünerek ve önünde önceden not aldığı kağıtlara bakarak konuÅŸuyordu. Benim yardıma ihtiyacım olduÄŸunu duyduÄŸunda çok üzüldüğünü, bu nedenle hemen aramak istediÄŸini, buluÅŸabilirsek nasıl yardım edebileceÄŸini konuÅŸabileceÄŸimizi, çevremden çekindiÄŸini bildiÄŸi için istersem Sapanca’da bir beÅŸ yıldızlı otelde buluÅŸabileceÄŸimizi söyledi. Taksiyle gelmekten çekinmememi, masrafı ödeyeceÄŸini ekledi. Kendi Jeep’ime binip gelirim demedim tabii ki. Tek başına kalan dul bir bayan olarak hem maddi, hem fiziki bazı ihtiyaçlarım olduÄŸunu, kapalı bir çevrede bunun zorluÄŸunu çekingen bir insan gibi anlattım.

Frank ile Cumartesi günü öğleden sonrası için randevulaÅŸtık. Beni her gün aramak istediÄŸini söyledi ve aynı saat için anlaÅŸtık. Cumartesiye kadar geçen üç günde de tam akÅŸam altı deyince telefonum çaldı. Hafif dekolte giyinip telefonu masanın üstüne koyup kendimi boydan gösterdim. “Çok güzelsin, tam bir avrupalı gibi fiziÄŸin var!” gibi övgüler yaÄŸdırıyordu. Cumartesi günü hazırlıklarımı tamamlayarak bir taksiye atladım. Sikilmemekten normale dönen deliklerim ve yeni bir sik tadacak olmanın heyecanı ile içim kıpır kıpırdı. Düzgün biri çıkmaz ise, bir daha buluÅŸmam diye düşündüm.

Otelin lobisine başım kapalı olarak girdim. İçerde tanıdık biri yoktu. Uzaktaki bir köşede oturmuÅŸ beni bekliyordu. Telefon edip lobide görünmek istemediÄŸimi, oda numarasını söylerse orada daha rahat konuÅŸabileceÄŸimizi söyledim. BeÅŸ dakika sonra verdiÄŸi oda numarasının önündeydim. Ah Åževki, senin yüzünden yemediÄŸim yarrak kalmadı! dedim içimden. Kapı daha çalmadan açıldı. Beni uzun pardesülü ve başı kapalı görmek yüzündeki gülümsemeyi azaltmıştı. Yine de nezaket ile elini uzatıp, ikili koltuÄŸu iÅŸaret etti. DoÄŸrudan yatağı göstermemesi hoÅŸuma gitmiÅŸti. Oturmadan başörtümü ve pardesüyü çıkardım. İçimdeki diz üstü dar etek kıçımı belirginleÅŸtiriyordu, üstümde ise bir düğme daha açsam göğüslerimi ortaya koyacak saten bir gömlek vardı. Yüzündeki gülümse geri geldi. “Ercan güzel olduÄŸunuzu söylemiÅŸti, ama bu kadarını beklemiyordum! Ne içersiniz?” dedi. SipariÅŸ verirken baÅŸtan aÅŸağı inceledim. Uzun boylu, yaşının getirdiÄŸi hafif kilolu ve keten takımları ile şık spor giyimli bir beyefendi idi. İçeceklerimiz gelene kadar karşımdaki koltuÄŸa oturup, eski eÅŸinden, tek başına yaÅŸamanın bazı zorluklarından bahsetti. Ben de kocamı sözde kaybettikten sonraki zor hayatım ile ilgili yalanlar uydurdum. Bu arada tepeden tırnaÄŸa beni inceliyordu.

Komi içeceklerimizi bıraktıktan sonra ayaÄŸa kalkıp yanıma oturdu. “Ben bir iÅŸ adamıyım, lafı uzatmayayım. Bir arkadaÅŸa ihtiyacım var, beraber gezerken dikkat çekmeyecek Avrupai görünümlü biri olmalı. Cinsel ihtiyaçlarımı da Escortlarla veya ÅŸirkette benimle birlikte olmaya hazır çalışanlarımla gideremem. Kabul edersen, seni istiyorum bunlar için?” dedi. Parfüm kokusu o kadar yoÄŸun, yüzünün sert erkeksi çizgileri o kadar belirgin ve uzun boyu ile yanımda o kadar heybetliydi ki, cevap olarak (Bir an önce sik beni!) dışında aklımdan bir ÅŸey geçmiyordu. İkili bir hayat yaÅŸamakta tecrübelenmiÅŸtim, bunu sürdürmek zor olmazdı. Sessiz kalınca, “Benimle iken tüm masraflarını ben karşılarım!” dedi. Elini cebine atıp bir zarf çıkaracakken, elini tuttum, “Birbirimizi tanıyalım, anlaÅŸamazsak paranın ne önemi olur?” dedim.

Hafif sıyrılmış eteÄŸimden bacaklarıma, ordan gömleÄŸimi patlatacak gibi duran göğüslerime baktı ve hiç beklemediÄŸim bir ÅŸey yaparak beni kucakladığı gibi kaldırdı ve yatağın üzerine bıraktı. Perdeleri kapatıp yanıma gelirken, gömleÄŸinin düğmelerini çözmeye baÅŸlamıştı bile. Ben ise gerdek gecemizde bile kucakta taşınmamıştım yataÄŸa. Sırtımı yastığa dayamış otururken, eteÄŸim belime kadar sıyrılmış, çorapsız bacaklarımla ilk seviÅŸmesini bekleyen Liseli bir kız gibi hissettim kendimi. Üstü çıplak, gençken spor yaptığı belli vücudu ile, dudaklarımı ufak bir öpücük ile yoklarken, bir eli dizimden yukarıya doÄŸru okÅŸamaya baÅŸladı. Alt dudağımı yavaşça emiyor, iki dudağının arasına alıp eziyordu. Eli ise küloduma kadar ulaÅŸmıştı…

Biraz geri çekilip, pantolonun kemerini çözerken, “Çok seksi bir kadınsın!” dedi. Ben de bir yandan gözümü ondan ayırmadan gömleÄŸimi çıkardım ve bacaklarımı eteÄŸimden kurtardım. Åžimdi ikimiz de siyah iç çamaşırları ile kalmıştık. YataÄŸa girip üzerime eÄŸildiÄŸinde kendimi oyuncak gibi hissetim, 1.90 boyu ve hafif kilolu yapısı ile altında kaybolmuÅŸtum. Çok sakin dudaklarımı keÅŸfediyor, ağırlığını üzerime vermemeye özen göstererek elleri kalçalarımda geziyordu. SakinliÄŸi, müthiÅŸ parfüm kokusu beni büyülemiÅŸ gibi etkisine almaya baÅŸlamıştı. Sütyenimin askılarını yana kaydırıp göğüslerimi ortaya çıkartınca, seksi bir gülümseme ile boynuma, ordan da memelerime kaydı. Kocaman göğüslerimi bile tek eliyle avuçlayabilecek kadar iri elleri canımı yakmadan, ama gücünü hissettiren bir baskı ile okÅŸamaya baÅŸladı. Aynı nezaketle dudakları göğsüme inerken, amımın üzerindeki hissettiÄŸim parmak külodumu araladığını gösteriyordu…

Daha ilginci, ellerinin gücünü hissettirirken cildinin yumuşaklığı idi. Bakımlı elleri pürüzsüz, ama parmaklarının kalınlığı nerede ise kocamın siki kalınlığında olunca, amımın üzerinde iki sik dolaşıyor gibiydi. Elini amımdan çekmeden tekrar dudaklarıma yapıştığında, sikinin baskısını da bacaklarımda hissettim. Yavaşça yanıma kayıp, sırtını yastığa dayadı. Tam ritmimi yakalamış, amım ıslanmaya başlamışken üstümden inmesi canımı sıkmıştı, ama niyetini anladım. Külodunu aşağıya indirdi ve merakla beklediğim sahne ortaya çıktı. Hafif sarı kıllı taşakları ve yarı kalkmış sünnetsiz siki karşımda idi. Genç erkekler ile sikişmekten hep dikilmiş sikler görmeye alışmıştım, ama bu yaşta normal olan buydu. Sünnet derisi altından çıkmaya çalışan sikin başını doğrudan iki dudağımın arasına aldım. Bu sefer de taşaklarından yükselen pudra kokusu ile sike yiyecek gibi saldırmaya başladım. Ağzımda sik büyürken, ellerim göbeğinin üzerinde geziyor, arada taşaklarını okşuyordum. Bir kaç dakika sonra sik dikleşmiş ve sokulmaya hazır hale gelmişti.

Beni zorla da olsa sikinden ayırdıktan sonra, kolayca kaldırıp kucağına oturttu. Dakikalarca yavaÅŸ yavaÅŸ seviÅŸmemize raÄŸmen hiç konuÅŸmamıştık. Aramızda kalan siki 17-18 santimlikti ve gövdesi köküne doÄŸru kalınlaÅŸan ilginç bir yapısı vardı. Siki ile sanki bakire bir kızı korkutmak istemez gibi yavaÅŸ yavaÅŸ amıma sürtüyor, önden bızırıma bastırdığı kalın parmağı ıslaklığı artırıyordu. Beni hafifçe kaldırıp sikinin başını amıma soktu. İlk defa sünnetsiz bir sik tarafından sikilecektim. Gücü ile bana hükmediyor, sikinin başı amımın içinde kalçalarımı sıkıyordu. “Tamamını alabilecek misin?” diye ilk kez konuÅŸtu. Cevap olarak dudaklarına yapışınca, beni sırt üstü çevirdi, bacaklarımı neredeyse göğüslerime deÄŸecek kadar kıvırdı. İçime kayarken ağırlığı nefes almamı zorlaÅŸtırıyordu. Yarısındayken siki durdu, birkaç git gel daha yaptı…

Bu pozisyonda amım en açık halde idi ve damadımın kalın yarağını bile kolaylıkla alabilirdim. Ama içime yavaş yavaş girmeye başlayınca, amımın dudaklarında bir gerilme duygusu ve içime tamamen yerleştiğinde ise gözlerimi yaşartacak bir acı hissettim. Sikinin aşağıya doğru genişleyen kökü am dudaklarımı doğum yapacak gibi germiş ve sikin ucu da rahmimin dibine ulaşmıştı. Niye (Alabilecek misin?) diye sorduğunu şimdi anladım. Geri çekilince rahatladım, ama sert olarak bir daha soktu. Bunu iki üç kere daha yapınca amım iyice rahatlamış, sikin kalın kökünün baskısından her sokuşta bızırım ezilmeye başlamıştı. Her sokuşu, kuyudan su çıkarır gibi amımdaki ıslaklığı çoğaltıyordu. Bu yaşlı sikici tıpa gibi sikini ilk defasında hangi pozisyonda sokacağını çok iyi biliyordu.

Şimdi dizleri üzerinde duruyor, iki bacağımı V şeklinde açmış, güzel bir tempo ile amıma girip çıkıyordu. Savrulan göğüslerimi tutarak, hem okşuyor hem de onun gözlerimin içine bakarak gördüğü manzaradan zevk almasını sağlıyordum. İkimiz de sanki bizi diğer odadakilerin duymasını istemeyen yeni evli bir çift gibi kısık kısık inliyorduk. Bacaklarımı kapatıp, iki bacağımı da tek omzuna alınca benim için geri dönülmez bir yol başlamıştı. Sikin kalın dibi bu pozisyonda iyice daralan amıma dayanılmaz bir baskı yapıyor, boşta kalan eliyle de mememin ucunu sıkıyordu. Kalçalarım isteksizce yukarı doğru kalkıyor ve iki ay sonra gelen bu sikin getireceği orgazmın beni kıvrandıracağını hissediyordum. Şimdi bacaklarımı tek koluyla iyice kendine doğru yapıştırmış, dibine kadar soktuğu sikinin kalın kökünden tüm vücuduma bir titreme yayılıyordu. Sikini içimden çok az çıkararak, hem amımın derinliklerine, hem de bızırıma baskı yapmaya devam ediyordu. İlk orgazmım gelirken, kalçalarım ve iyice incelen belim havalandı ve boşalmama aldırış etmeden belimden kavramaya ve aynı tempoda sikmeye devam etti.

Vücut direncim tükenip, kendimi geri bıraktığımda ise, Misyoner pozisyonda üstüme ağırlığını verdi. İri yarı doksan kiloluk bir adamın ağırlığı ve nerdeyse ÅŸiÅŸe dibi kalınlığındaki sik kökünün yarattığı baskıya sırtına tırnaklarımı geçirerek kesintisiz inleyerek cevap veriyordum. Yaşının da etkisi ile boncuk boncuk terlemiÅŸti. İkinci orgazmımın daha ÅŸiddetli olması ile o da tanıştı. Kasılmaları kontrolsüz bir am, nefesimi kesen hıçkırıklar ve yaÅŸaran, sonra kararan gözlerim…

Kararan gözlerim ve hırlamalarım normale döndüğünde, amımdan çıkmaya çalışan sikin ucundaki spermleri gördüm ve onun da boÅŸaldığını fark ettim. “Türkiye’ye geldiÄŸimden beri yaÅŸadığım en iyi seviÅŸmeydi!” dedi. Dili agzımda gezerek uzun uzun öptü. Yatağın üzerinde sürünerek baÅŸucumdaki çantaya ulaÅŸtım. Kocamı arayıp, “Bu akÅŸam yemeÄŸi de Sapanca’da yiyeceÄŸiz komÅŸularla, sen beni bekleme!” dedim. Ne yemek istediÄŸimi sorup, sipariÅŸ verirken, “Devam etmek istiyorsan biraz destek almalıyım!” dedi ve aÄŸzına mavi haplardan bir tane attı.

DuÅŸ alıp, bornozlarımızla otururken gelen yemeklerimizi yedik. Yemek süresince ellerimi okÅŸuyor, bana liseli aşıklar gibi davranıyordu. Åžimdilik haftada bir otelde buluÅŸmaya, arada da müsait olursam İstanbul’da onunla yemeklere katılmamı istiyordu. Kalkıp ceketinden çıkardığı zarfı çantama koydu. “1.000 Euro var, yeterli olmazsa ararsın beni!” dedi. Cevap vermedim. “İçmem!” dememe aldırış etmeden bana da bir kadeh ÅŸarap koydu ve yataÄŸa, onun göğsüne yatarak uzandım. Yakışıklı, tertemiz, nazik, her kadını tatmin edecek bir sike sahip baÅŸarılı bir iÅŸadamı. Hayallerde bulunacak bu erkeÄŸin kolları altına yirmili yaÅŸlarda girseydim, herhalde onun kölesi olurdum diye düşündüm.

Kocaman eli bornozumun önünden girerek bir mememi avuçlamış, aldığı ilacın etkisi ile siki gözümün önünde dikilmeye başlamıştı. Çok geç olmadan eve dönebilmek için kontrolü ele aldım. Bornozunun önünü açarak, önce boynunu, oradan da göğüslerini öpmeye, hafif hafif dişlemeye başladım. Hoşuna gittiğini anlayınca, vücudumu aşağıya kaydırıp sikine ve bacaklarına göğüslerimi sürttüm. Dudaklarım göbeğine kadar inince, bacaklarının arasına doğru kaydım ve sikini kocaman memelerimin arasına sokup ileri geri kıvırmaya başladım. Hoşuna gitmiş, gözlerini kapatmış, kendi dilinde birşeyler mırıldanıyordu. Sikin başında dilimle daireler çizerken kökünü tek elimle saramadığımı fark ettim. Am dudaklarımda devam eden sızıyı düşünerek, götüme bugün sokturmamaya karar verdim. Başlarda çekingen davranarak, bu ilişkiyi daha uzun süreli kılmak istiyordum.

Üzerine ters uzanarak 69 pozisyonu aldım ve amımı gözler önüne serdim. Tertemiz iki deliğim de gözünün önünde idi. Aramızdaki boy farkı nedeniyle, ben sikinin yarısını yalarken, bir yandan taşaklarını okşamaya çalışıyor, o ise kafasını öne kaldırarak am dudaklarımı dillemeye uğraşıyordu. Kocaman elleri ile kalçalarımı ikiye ayırdı. Ellerinin büyüklüğü tüm götümü kaplıyor, baş parmakları göt deliğim ve amıma değiyordu. Bunu bozmadan kendisine doğru çekerek dudaklarını amıma yapıştırdı. Ben ise elimden oyuncağım alınmış gibi sikine ulaşmaya çalışıyor, iki elimi tükürükleyerek kökünden başına doğru 31 çekiyordum.

Amımdaki dudaklar ve içime deÄŸen dil ise önceki tüm yalayıcılarımdan farklı idi. Ne genç sikicilerim gibi aceleci, ne de damat gibi sertti. Belki yaşından, belki tecrübesinden dolayı hiç acele etmeden ve canımı yakmadan amımın çevresini öpüyor, önce diliyle yokladığı am dudaklarımı ÅŸiÅŸmeye baÅŸladığını görünce parmakları ile aralayıp dilini içime sokup gezdiriyordu. Nefesini düzgün ayarlayarak, benim için yalanma zevkini azaltan bızırımın üstünde nefes hissetme duygusunu yaÅŸatmıyordu. Kalçalarıma geçmiÅŸ, on parmağı göt deliÄŸimi iyice belirgin hale getirmiÅŸti. Sik kalınlığındaki baÅŸ parmağını görüme bastırmaya çalışırken, “Lütfen, hazır deÄŸilim!” diyerek nazikçe red ettim. Bol bol zamanım olacaktı, o sikin üzerinde zıplamak için.

Göt deliÄŸime sokamadığı baÅŸ parmağını, ıslanmış amıma rahatlıkla geçirdi. Kocamın siki kalınlığındaki parmak ve bızırıma yapışmış dil, derin bir ohh çekmemi saÄŸladı. DoÄŸru yerde olduÄŸunu fark ederek beni biraz daha kendine doÄŸru çekti. Tersten amıma giren parmak ile am duvarlarına masaj yapar gibi baskı uyguluyordu. SertleÅŸtirmediÄŸi dilinin pütürükleri bızırımı fırçalıyordu. İnlemelerim kesintisizleÅŸmeye ve gitgide aÄŸlamaya benzer bir hal alınca, kalçalarımdaki baskıyı artırarak, yüzünü tamamen amıma bastırdı. Sik kalınlığındaki bir parmak içime sadece girip çıkmıyor içimde dönüyor kıvrılıyor, amım yumuÅŸacık emiliyor ve kocaman eli kalçalarımı yoÄŸuruyordu…

Uzun süredir olmayan ÅŸekilde sanki iÅŸer gibi yüzüne boÅŸalmaya baÅŸladım. Amımdan süzülen suların mı, yoksa attığım çığlığın mı önce geldiÄŸini hatırlamıyorum. Aşırı hassaslaÅŸan amımı dudaklarından kurtarmak için öne atıldım. Amımın açılıp kapanmasını ve aradan akan sıvıları hissetmek utandırdı, ama arkamda izlenecek güzel bir manzara sunduÄŸum, kazık gibi dikilen sikten belli idi. TeÅŸekkürlerimi sunmak için yüzümü ona döndüm, sikin sünnetsiz başını aÄŸzıma alıp gözlerinin içine baktım ve santim santim inerek ÅŸiÅŸe dibi kalınlığındaki köküne kadar geldim. Daha fazla ilerlemem fiziken mümkün deÄŸildi. Siki aÄŸzımda biraz bekleterek durdum. Gecikmeden kocaman elleri ile başımı tutup kontrolü devraldı ve aÄŸzımı sikmeye baÅŸladı. AÄŸzımdan çıkacak kadar başımı çektiÄŸinde siki iyice tükürüklüyor, bir yandan da biçimli taÅŸaklarını elliyordum…

Beni izlemeyi bırakıp kendini geri attığında, iki elimle sikin kalın kökünü kavradım ve en sevdiÄŸi yemeÄŸi yercesine sesler çıkararak sikine yumuldum. Önce bir damla, sonra büyük bir fışkırma ve sonra sızan biraz döl ile nefesini bırakırken, körük gibi sesler çıkararak aÄŸzımı doldurdu. Birazını yuttuÄŸum dölü bile, ne damat ne de Timur’unki kadar acı idi. AÄŸzımın kenarından süzülenleri ve sikini yatak örtüsüne silip göğsüne uzandım…

Bir iki saat sonra uyandım. Giyindim. Halen uyuyan sikicimin inmiÅŸ sünnetsiz sikine ve etkileyici vücuduna biraz baktım. “Benim gitmem lazım, bir taksi çağırabilir misin?” diyerek uyandırdım. Taksi için çantama soktuÄŸu 100 Lirayı da görmemiÅŸ gibi davranarak, odadan çıktım…

Hikaye hakkında görüşleriniz